VAN MÜZESİ MÜDÜRLÜĞÜ
İletişim bilgileri:
Adres: Yalı Mahallesi Kale Sokak No:02 İpekyolu / VAN
Tel: 0 432 2161139
E-posta: vanmuzesi@kultur.gov.tr
Sorumlu olduğu il/ilçe:
Van ili ve ilçeleri, Hakkari İli ve İlçeleri
Bağlı Birimleri:
Van Müzesi
Akdamar ve Anıt Müzesi Örenyeri
Van Kalesi Örenyeri
Hoşap Kalesi
Çavuştepe Kalesi Örenyeri
VAN MÜZESİ
Adres: Yalı Mahallesi Kale Sokak No:02 İpekyolu / VAN
Dünya üzerinde yaşanan en eski kentlerden birisi olan Van şehri ülkemizin Doğu Anadolu Bölgesi’nde, Van Gölü havzasında yer almaktadır. Tarihi, Paleolitik döneme dayanan Van şehri, İpekyolu üzerinde bulunması sebebiyle tarih boyunca önemli bir yerleşim merkezi olmuştur. Urartu Uygarlığına başkentlik yapmış, Selçuklu ve Osmanlı Dönemleri’ nde de önemini korumaya devam etmiştir.
Müze kurma fikri, birçok medeniyetlere ev sahipliği yapmış Van sınırlarındaki alanlardan farklı yollarla elde edilen taşınır kültür varlıklarının bir yerde muhafaza altına alınması ihtiyacı ile ilk kez 1932 yılında doğmuştur. 1945 yılında Müze Memurluğu, 1972 yılında da Müze Müdürlüğü olarak hizmet vermeye başlamıştır.
Yeni Müze binamızda, çağdaş müzecilik anlayışıyla hazırlanan teşhir salonlarımızda Van ili ve çevresine ait eserlerden oluşan seçkin bir koleksiyon sergilenmektedir. Paleolitik, Neolitik, Kalkolitik, Urartu, Pers, Roma, Bizans, İslami, Selçuklu, Türk-İslam, Osmanlı dönemlerine ait eserlerin, kronolojik sırayla sergilendiği bölümler, ziyaretçilerimizi eşsiz bir tarih yolculuğuna çıkarmaktadır.
Kapalı alanı yaklaşık 10.000 m2 kapsayan müze kompleksinde, ziyaretçilerin farklı bir deneyim yaşayacakları, kafeterya, konferans salonu, derslikler, ihtisas kütüphanesi, çocuk oyun alanları, hediyelik eşya standı ve geçici sergi salonları bulunmaktadır.
AKDAMAR ANIT MÜZESİ VE ÖRENYERİ
Adres: Akdamar Adası Gevaş/VAN
Çeşitli yapı bölümlerinden oluşan Akdamar Kilisesinin ana yapısı, Vaspurakan Kralı olan I. Hacik Gagik Ardzruni tarafından, M.S. 915-921 tarihleri arasında, mimar Manuel’e bir saray kilisesi olarak yaptırılmıştır.
Akdamar Kilisesi, Vaspurakan Krallığı’nın, Bizans İmparatoru II. Basil tarafından 1021-1022 yılında ortadan kaldırılmasıyla bir saray kilisesi olmaktan çıkmış ve manastıra dönüştürülmüştür.
1895 yılına kadar bölgedeki Ermeni Patrikliği’nin merkezi olan manastır, 1895 ve 1915 yılında yaşanan olaylardan sonra terk edilmiştir.
Akdamar Kilisesi günümüzdeki son hali ile Kutsal Haç Kilisesi, Katholikos I. Zacharias Şapeli, Katholikos Thomas Jamatunu, Çan Kulesi, Hizmetler Binası, Aziz Stephanos Şapeli ve Mezarlık olmak üzere 8 bölümden oluşmaktadır.
1100 yıllık tarihe sahip olan Akdamar Kilisesi’nin en dikkat çeken kısımlarından birisi de kilise duvarlarında yer alan kabartmalardır. Bu kabartmalar arasında; Yunus Peygamber sahnesi, Pantakrator İsa ve Annesi Meryem, Vaspurakan Prensi Hamazasp ile kardeşi Sahak, Davud ve Goliath’ın mücadelesi, İlyas Peygamber, Adem Peygamber, Aziz Thomas ve Tseferatlı Dul kadın, Adem ve Havva’nın yasak meyveyi yemeleri, üç Musevi gencin fırına atılma sahnesi, aslanlar ininde Daniel Peygamber ve batı cephesinde merkezi pencerenin solunda resmedilen kral I. Gagik, pencerenin sağında bulunan Hz. İsa’ya kilisenin maketini sunduğu sahne yer almaktadır.
Kilisenin iç kısmında ise; Havari Figürleri, Lazarus’un dirilişi ve Kudüs’e giriş sahnesi, görünüşün değişmesi (başkalaşım), İsa Peygamber’in göğe yükseliş sahnesi, İsa Peygamber’in çarmıha gerilmesi ve mezardaki kutsal kadınlar sahnesi, Cehennemden çıkış (Anastasis) sahnesi, İsa Peygamber’in Maria Magdalena’ya görünmesini anlatan rölyefler yer almaktadır.
Akdamar Kilisesi’nin etrafını çevreleyen figürlü kabartmaları dolgun, ancak yassı yüzlü görünümündedir. Bundan kaynaklı, özellikle formlar güneşte bir heykel gibi canlanırken, gölgeli ve kapalı (puslu) havalarda ise donuklaşır ve silikleştiği gözlemlenmektedir.
2005 yılında restore edilen Akdamar Kilisesi, 2007 yılında yapılan açılışı ile “anıt müze” olarak sergilenmektedir. Akdamar Anıt Müzesi 2015 yılında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesine alınmıştır.
VAN KALESİ
Adres: Kale Mahallesi İpekyolu / VAN
Van Kalesi/Tuşpa, Van Kalesi Höyüğü ve Eski Van Şehri, yaklaşık 97 hektarlık bir alana yayılmaktadır. Van Gölü’nün hemen doğu kıyısında 1345 m. uzunluğunda, 200 m. genişliğinde ve 100 m. yüksekliğinde konglomera bir kayalık üzerine kurulmuş Tuşpa/Van sitadeli. M.Ö. 9. Yüzyılda Doğu Anadolu Bölgesi merkez olmak üzere Devletleşme sürecine giren Urartu Krallığı’nın başkentinin yapılarını barındırır. Urartuların bölgedeki yaklaşık 250 yıllık hakimiyeti izlerini taşıyan sitadelden, Surlar ve temel yatakları, ana kayanın yontularak düzleştirilmesi ile oluşturulan platformlarda izleri rahatlıkla görülebilen yapı tabanları, açık hava kült alanları, kralların defnedildiği kaya mezarları, ana kaya üzerine işlenmiş kral yıllıkları, yazıtlı steller, inşa yazıtları yer alır . Bu açıdan sitadel büyük ve gelişmiş bir devlet yapısının tüm izlerini taşımaktadır. Sitadelin kuzeyinde onunla aynı doğrultuda uzanan Van Kalesi Höyüğü ve güneyinde Eski Van Şehri yer almaktadır. Van Kalesi Höyüğü’nde yaklaşık beş bin yıllık bir yerleşme kültürünün izleri Eski Van Şehri’nde ise yaklaşık 800 yıllık bir kent dokusunu izleyebilmekteyiz.
HOŞAP KALESİ
Adres: Güzelsu Mahallesi, 65900 Gürpınar
Van'ın Gürpınar ilçesinde, Van-Hakkari karayolu üzerindeki Hoşap(Güzelsu)'da yer almaktadır. Hoşap, Van'a 60 km, Gürpınar ilçe merkezine ise 40 km uzaklıkta bulunmaktadır. Hoşap Suyu’nun kuzeybatısında sarp ve dik bir kaya kütlesi üzerine kurulan kale, iç kale ile bunun kuzeyindeki dış kaleden oluşmaktadır. Geçmişi itibariyle Urartu Devletine kadar uzanan kale, Osmanlı Devleti'ne tabi Mahmudi Beyleri'nin yaptırdığı şekliyle günümüze ulaşmıştır. İç kale giriş kapısı üzerindeki kitabesine göre Mahmudi Süleyman Bey tarafından, H. 1052 (1643) tarihinde yaptırılmıştır. Dış kale surları arazinin yapısına göre şekillenmiş doğu, kuzey ve batıdan dolanan surlarla çevrelenmiştir. Doğu surları kısmen, batıdakiler ise büyük ölçüde yıkılmış durumdadır. Surları destekleyen burçlardan bazıları günümüze gelmiş, ayrıca doğu ve batıdaki kapıları tamamen yıkılmıştır. Dış kalenin kuzeydoğusunda bir gözetleme kulesi yer almaktadır. İçerisinde bugün bir cami kalıntısı ile köy evleri mevcuttur. İç kale, güneyden sarp, kuzeyden eğimli bir kütle üzerine kurulmuştur. Kuzey, doğu ve batıdan kale beden duvarları, burç, ve kulelerle tahkim edilmiş, kuzeydoğuya ikinci bir tahkimat yapılmıştır. Kaleye, kuzey tarafta, ortaya yakın bir yerde bulunan giriş burcuna açılmış bir kapı vasıtasıyla girilmektedir. Taç kapı şeklinde düzenlenmiş burcun batı cephesinde kitabe, kör pencere ve aslan kabartmaları belirli bir hareketlilik sağlamaktadır. Ayrıca orijinal demir kapı kanatları hala işlevini sürdürmektedir. İçerisinde Mahmudi Sarayı olarak nitelenen kompleks yapılar yer almaktadır. Bunlar kalenin güney tarafında sıralanmaktadır. En üst ve doğu kesimde seyir köşkü, bunun hemen batısında harem ve en batı uçta da selamlık yer almaktadır. Mescid, zindan, fırın ve sarnıç iç kalenin diğer yapılarıdır. XIX. yüzyıl ortalarında terkedilmiş olan kale, içerisindeki yapılarıyla günümüze büyük ölçüde sağlam olarak gelmiştir. Bu nedenle bölgenin dikkat çeken sembol yapılarından birisidir.
ÇAVUŞTEPE KALESİ ÖRENYERİ
Çavuştepe Kalesi Van’ın 24 km. güneydoğusunda Gürpınar Ovası’ndaki Bol Dağları’nın uzantısında bir tepe üzerinde kurulmuştur. Kentin adı Sarduruhinili yani Urartu dilinde Sarduri’nin kurduğu kent anlamındadır. Kale aşağı ve yukarı olmak üzere iki bölümden meydana gelmiştir. Kurucusundan dolayı “Sarduhinili” olarak isimlendirilen bu kale iri blok taş ve moloz taştan meydana gelmiştir . Yukarı Kale, Aşağı Kale’den 30 m. yükseklikte olup, içerisinde Haldi tapınağı ile Urartu tanrısı İrmuşini’ye ait bir tapınak bulunmaktadır. Aşağı Kale’de ise yapı kalıntılarına ait temeller, depolar ve mahzenler yer alır. Ayrıca kalenin sarayı da yine Aşağı Kale’dedir. Kaleyi çeviren sur duvarları 800 m. uzunluğundaki bir alanı kaplamaktadır. Sur duvarları kalker blokları halinde doğrudan ana kayaya oturtulmuştur. Kale Urartu Krallığı’nın en parlak döneminde yapıldığından, Urartu mimarlığının görkemi görülmektedir. Günümüze kadar sağlam olarak kalan 5-6 m. yüksekliğindeki kale duvarları ana kayaya yapılan su sarnıçları, su biriktirme yapısı, kült merkezi, kaya poterni, iki ayrı tanrı için yapılan tapınak ve saray yapılarında görülen özenli işçilik krallığın gücünü yansıtmaktadır. Bir diğer özelliği de bölgenin en önemli kült merkezi olmasıdır. İki ayrı tanrıya yapılan kült merkezleri, diğer Urartu kalelerinde görülmemektedir.
MÜZEKART VE BİLET ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ.